12. Hukuk Dairesi 2024/5155 E. , 2024/9912 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 21. Hukuk Dairesi
Yukarıda tarih ve numarası yazılı Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:
Alacaklının icra mahkemesine başvurusunda; satış talebinin reddine ilişkin 27.10.2023 tarihli müdürlük kararının iptalini talep ettiği, İlk Derece Mahkemesince, şikayetin reddine karar verildiği, alacaklı tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince, istinafa konu uyuşmazlığın nitelik itibariyle kesin olması nedeniyle istinaf talebinin reddine; alacaklı tarafından şikayet konusu kararın istinaf incelemesine tabi olduğu ileri sürülerek temyiz yoluna başvurulması üzerine de son kararla temyiz talebinin reddine karar verildiği görülmüştür.
İİK’nın 363. maddesine göre “İcra mahkemesince 85 inci maddenin uygulanma biçimi, icra dairesi tarafından hesaplanan vekâlet ücreti, 103 üncü maddenin uygulanma biçimi ve bu maddede düzenlenen davetiyenin içeriği, yediemin ücreti, yediemin değiştirilmesi, hacizli taşınır malların muhafaza şekli, kıymet takdirine ilişkin şikâyet, ihaleye katılabilmek için teminat yatırılması ve teminatın miktarı, satışın durdurulması, satış ilânının iptali, süresinde satış istenmemesi nedeniyle satışın düşürülmesi, 263 üncü maddenin uygulanma biçimi, iflâs idaresinin oluşturulması, icra mahkemesinin iflâs idaresinin işlemleri hakkında şikâyet üzerine verdiği kararlara karşı, iflâs idare memurunun ücret ve masrafları hakkındaki hesap pusulası ve 36 ncı maddeye göre icranın geri bırakılmasına ilişkin kararları dışındaki kararlarına” karşı istinaf yoluna başvurulabileceği belirtilmiştir. Kanun Koyucu bu maddede sınırlı sayma ilkesi kapsamında hangi işlemlere karşı istinaf yoluna başvurulamayacağını açıkça belirtmiştir. Sınırlı sayıda sayılan işlemler dışında kalan işlemlere karşı istinaf yolu açık olup Bölge Adliye Mahkemesince işin esası incelenerek karar verilmelidir.
Somut olayda, satış talebinin reddine ilişkin karar İİK’nın 363. maddesinde sayılan işlemlerden olmadığından, Dairemizin önceki içtihadından dönülmek suretiyle konu itibariyle kesin olmadığı kanaatine varılmıştır.
Bu durumda İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 21. Hukuk Dairesi'nin 28.05.2024 tarihli ve 2024/819 Esas 2024/840 Karar sayılı ek karara yönelik temyiz talebinin, kararın konu itibari ile kesin olduğundan bahisle reddine ilişkin ek kararın kaldırılmasına oy birliği ile karar verildikten sonra İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 21. Hukuk Dairesi'nin 14.03.2024 tarihli ve 2024/819 Esas 2024/840 Karar sayılı asıl kararının temyizen incelenmesinde;
Yukarıdaki açıklama doğrultusunda uyuşmazlık konusu dikkate alındığında, Bölge Adliye Mahkemesince işin esasının incelenmesi gerekirken kararın kesin nitelikte olduğundan bahisle yazılı gerekçeyle hüküm tesisi isabetsiz olup, Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulması gerekmiştir.
SONUÇ :Alacaklının temyiz isteminin kabulü ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 21. Hukuk Dairesi'nin 14.03.2024 tarihli ve 2024/819 Esas 2024/840 Karar sayılı kararının yukarıda yazılı nedenlerle, 5311 sayılı Kanun ile değişik İİK'nın 364/2. maddesi göndermesiyle uygulanması gereken 6100 sayılı HMK'nın 373/2. maddeleri uyarınca BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, dosyanın kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 27.11.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
Comments